7 SORUDA Biyodinamik Bağcılık

(Tam Gövdeli)

BiYodinamik Bağcılık Nedir?

Biyodinamik bağcılığın ne olduğunu tanımlamadan önce Biyodinamik tarım nedir diye sormak belki daha doğru olacak. Biyodinamik tarım temelde ziraate, bahçeciliğe, gıda üretimine ve beslenmeye spritiuel, etik, ekolojik bir yaklaşımdır.

Biyodinamik bağcılık tarihine baktığımızda karşımıza Rudolf Steiner ve Maria Thun’ın çalışmaları çıkıyor.  Bu çalışmalar organik uygulamalarla birlikte felsefe ve kozmolojiyi de içerir.

1861 ila 1925 yılları arasında yaşamış, Avusturya asıllı filozof, bilim adamı, eğitimci, sanatçı, ezoterist, yazar olan Stainer; biyodinamik bağcılığı anlatırken, bağ toprağını, Dünya gezegeni, hava ve diğer gezegenlerle bağlantılı bir sistemin bir parçası olarak görür. Temelde organik bağcılık ile biodinamik bağcılık benzer felsefelere sahip olabilirler, ama kesinlikle birbirlerinden farklıdırlar. 

 

BiYodinamik Bağcılık Uygulamalarına örnekler nedir?

 

Bağcılık uygulamaları gezegenlerin, ayın ve yıldızların döngülerine denk gelecek şekilde yapılır.  Örneğin, ay büyürken, bir yaz modu uyarılır, özsu yükselir ve bu nedenle aşı amaçlı çelik almak için iyi bir zamandır, ancak budamadan kaçınılmalıdır.

Ay küçülürken, bir kış modu uyarılır ve kökler ile ilgili işlemler tercih edilir. Ay küçülürken asma dikmek veya budamak için en uygun zamandır.

Ayrıca bu temelden yola çıkarak, Maria Thun ve takipçileri, üzüm yetiştiricilerine yönelik bir takvim oluşturmuşlardır.

Kök, yaprak, çiçek veya meyve günlerinde bazı aktiviteler için en iyi günleri gösteren tavsiyelerde bulunulur. Örneğin şarap tatmak için ay takvimini easas alırsanız KÖK ve YAPRAK günleri olan günler şarap tatmaya uygun değildir. ÇİÇEK günleri ise daha aromatic üzüm çeşitlerinden yapılmış şarapları tatmya uygundur. (Viognier veya Torrontes gibi.) MEYVE günleri şarap tadımı için en uygun gündür

 

.BiYodinamik bağcılıkta kullanılan preparatlar nelerdir?

 

Biyodinamik bağcılıkta ‘preparatlar’ adı verilen homeopatik ilaçlar toprağı gübrelemek, hastalıkları tedavi etmek ve zararlıları önlemek için kullanılır. İşlemler şunları içerir:

Preparat 500 (boynuz gübresi) Kullanılan hayvan organı: Doğum yapmış bir ineğin boynuzu. İçerik: Tercihen merada otlayan hayvanların dışkısı kullanılmalıdır. Hazırlık: Sonbahar başında ineklerden toplanan taze dışkı, içi temizlenmiş inek boynuzlarına doldurulur. Arazinin ya da bahçenin verimli bir köşesine ilkbahara kadar kalmak üzere gömülür. Zamanı geldiğinde boynuzların içinde son derece güçlü bir yapıya kavuşan bu malzeme, topraktan çıkartılarak girdap yöntemiyle karıştırıldıktan sonra spreyle araziye verilir. Kalanı serin bir yerde içi torfla doldurulmuş bir konteynere konularak muhafaza edilir ( 6 ay).

Preparat 501 (boynuz silika) – Bu, bir ineğin boynuzunu öğütülmüş kuvars (silika) ile doldurarak ve altı ay boyunca gömerek yapılır. Daha sonra topraktan çıkarılır, etkinleştirilir ve toprağa püskürtülür. Gübrenin humus oluşumunu katalize ettiğine ve silikaların bitki büyümesini teşvik ettiği düşünülmektedir.

Kompost – Biyodinamik üzüm yetiştiricileri, biyodinamik kompostun önce küçük miktarlarda civanperçemi, papatya, ısırgan otu, meşe kabuğu, karahindiba veya kediotu gibi bitkilerle aktive edilmesi gerektiğine inanırlar. Bunlar 502-507 preparatları olarak bilinir ve kompostun ayrışmasına yardımcı olurlar.

Organik üzüm yetiştiricileri gibi, biyodinamik üzüm yetiştiricileri de kükürt ve bakır içeren karışımları kullanırlar. [Bazıları bağa yanmış yabani tohum veya zararlı hayvanların (fare, serçe) küllerini serperek bu zararlı canlıları bağdan uzak tutacaklarına inanırlar.]

 

Biyodinamik bağcılık sertifikasyon gerektirir mi?

 

Biyodinamik üzüm yetiştiricileri için en yaygın sertifikasyon kuruluşu, tarım ve hayvancılık için uluslararası standartlar belirleyen Demeter’dir. Birçok ülkede üye örgütleri vardır.

Biyodinamik bağcılık standartları, bağların temel olarak organik sertifikasyonunu içerir, ancak daha sonra uyulması gereken ilkeleri belirlemeye devam eder. Her ulusal dernek bunları yerel koşullar ışığında yorumlar

 

Dünyadan BiYodinamik bağcılık örnekleri?

 

Biyodinamik üzüm yetiştiriciliği esas olarak Burgonya’daki en prestijli alanlardan bazıları (örneğin Domaine de la Romanée-Conti) dahil olmak üzere daha küçük ölçekli şaraphaneler tarafından kabul görmüş ve uygulanmaktadır. Özellikle Loire Vadisi’nde popüler olmuş ve dünya çapında savunucularına sahiptir.  Dünya genelinde 700 den fazla biodinamik bağ ve şarap tesisi bulunmakta. Örneğin; Nicolas Joly (Loire), Sybille Kuntz (Mosel), Montinore Estate (Oregon), Benziger Winery (Sonoma), Domaine Leroy (Burgundy), Maison Chapoutier (Rhone), Shinn Estate (New York).

 

BiYodinamik bağcılığın avantajları/dez avantajları nedir?

 

Biyodinamik üzüm yetiştiriciliğinin avantajları ve dezavantajları organik üzüm yetiştiriciliğinin avantajlarını ve dezavantajlarını da içerir. Organik ve biyodinamik bağcılığı kıyaslamak amacıyla yapılan araştırmalar çok az ve sınırlı olduğu için kesin bir sonuca ulaşılmamıştır. Toprağın kalitesini veya üzümlerden yapılan şarabın bileşimini test eden ve  karşılaştıran sınırlı sayıda araştırma bulunmakta.

Biyodinamik üzüm yetiştiriciliğinin avantajları açısından değerlendirildiğinde en önemli şey, sağlıklı, hastalığa dayanıklı bağ ve toprağın olmasıdır. Bağdaki kimyasal işlem sayısında azalma ve sentetik kimyasalların püskürtülmesinin ortadan kaldırılması, böylece sentetik kimyasalların maliyetinden tasarruf da avantajlar arasında sayılabilir.

Biodinamik bağcılığın dezavantajları ise verimde genellikle küçük bir azalma, uzun, yağışlı ve yüksek nemli zor yıllarda verimde önemli azalma olasılığı vardır. Bakır içeren ürün kullanımındaki artıştan dolayı topraklarda ağır metal birikmesine neden olabilir. Belgelendirme için harcanan para ve zaman da dez avantaj olarak değerlendirilebilir. Biyodinamik üzüm yetiştiriciliğinin ek maliyetlerinin, organik bağcılıktan daha fazla olduğu öngörülmektedir.

 

BiYodinamik şarap nedir?

 

Biyodinamik olarak sertifikalandırılmış bağlardan gelen üzümlerden üretilen şaraplara biyodinamik şaraplar denilir.  Şarap üretim sürecinde denetçi kurum tarafından belirlenmiş bazı kurallara uyulması gerekli. Biodinamik sertifikası uluslararası bir kurulul olan Demeter tarafından verilmektedir.  Ancak genel küresel kurallar olduğu gibi her ülkeye özel kuralların da olduğu bilinmekte.

Örneğin Birleşik Krallık İngiltere‘deki bir uygulamadan bahsetmek istiyorum size.  Fermentasyonda kullanılan mayalarla ilgili dışarıdan maya eklemesi desteklenen bir yaklaşım değil. Organik olarak üzüm üzerinde gelen kendi mayası ile fermente olması tercih ediliyor. Ancak bu mümkün değilse endüstriyel maya dışarıdan eklenebilir.

Amerika‘daki uygulamalara baktığımızda yine maya olarak üzümün kabuğundan gelen maya kullanılmalı, ama fermentasyonda bir problem çıkar ve fermentasyon durursa tekrar başlatmak için endüstriyel maya kullanılabiliyor. Ayrıca dışarıdan tanen eklemek veya isinglass gibi özel durultma ajanları kullanmak mümkün değil.

Bonus: Normal şarap ie biYodinamik şarap arasında tat farkı var mıdır?

Biyodinamik şaraplar daha çok teruarı yansıtan şaraplar olarak değerlendirilmektedir. Bu çok öznel bir konu aslında. Yabani mayaların kullanıldığı şaraplarda endüstriyel mayalardan farklı olarak daha öznel, karakteristik lezzetler ve aromalar oluşabilir. Çok büyük bir fark olmadığını düşünüyorum genel olarak.

 

Youtube kanalımdaki Biyodinmaik Bağcılık üzerine 10 dakikalık videonun linkini de buraya bırakıyorum…  

https://www.youtube.com/watch?v=Ptkyhwbffhs

Kanala abone olmayı unutmayın 🙂

 

Kaynakça:

Yorum yok

Üzgünüz, yorum formu şu anda kapalıdır.